Bu milletin önemli bir kısmının evlatları yaşanılan ekonomik şartlar içerisinde çocuklarının karnını doyurmak, üstünü başını giydirmek ve okul ihtiyaçlarını karşılamak gibi en temel ihtiyaçlarını gidermek konusunda sıkıntı yaşarken, kamunun malını, tüyü bitmemiş yetim ve öksüzlerin hakkını birilerinin zevki ve eğlencesi olarak kullanılması bu ne vurdumduymazlık kabilindendir.

İçinde yaşadığımız ekonomik durum ortadayken, deprem bölgesinde hâla çadırda ya da konteyner evlerde insanlar zor şartlar altında yaşam mücadelesi verirken, evlilik çağına gelmiş bir çok gencin ekonomik nedenlerle evlenip yuva kuramadığı bir dönemi yaşarken, bir çok ebeveyn çocuklarının ihtiyaçlarını asgari düzeyde de olsa karşılamada zorluk çekerken, tüm bunları bir kenara atıp, sadece bir kesmi eğlendirebilmek, anlık heyecan ve coşku yaşamaları için, Panayır, Şenlik, Tanıtım adı altında yapılan Festival çılgınlığına bir son vermek zamanı çoktan geldi de geçti bile.

Halkın en temel zorunlu ihtiyaçları giderilmesi konusunda, ekonomik sıkıntılar gerekçe gösteriliyorken, eğlence için bu milletin paraları, sahnelerde üç beş sözde sanatçıların cebine akıtılıyorsa burada bir gariplik vardır. Halkın bir bölümü istiyor bahanesiyle ekonomik sıkıntıların yaşandığı böyle bir dönemde kamunun parası festival gibi nedenlerle hesapsızca harcanamaz, harcanmamalı. Harcayan bir yönetici de, yarın ruzu mahşerde asla hesap vermekten kurtulamaz.

Bukadar fakir fukaranın, yetimin, garip gurabanın hakkını eğlence için harcarken eliniz hiç mi titremez? vicdanınız hiç mi sızlamaz? Etrafınızda kalacak evi, yatacak yatağı, yiyecek ekmeği ve evinin çeşmesinden kana kana içecek temiz suyu olmadığından, su doldurmak için o çeşme senin, bu çeşme benim diye koşturan insanları hiç mi görmüyorsunuz? 

Festival adı altında yapılan etkinliklerde, çirkinliklerin ve gayri ahlaki davranışların icra edilmesine zemin hazırlayan, kamunun paralarının kolayca ve hesapsızca harcandığı bu savurganlığa artık bir son verilmeli ve de verilsin.

Daha okullar açılmadan çocuğunun kıyafet ve okul masraflarını düşünen, yaz etkinliklerine imkanı olmadığı için çocuğunu gönderemeyen, yazın satacağı simitten, pamuk şekerinden ve limonatadan elde edeceği kazancını okul harçlığı yapacak olan, annesiyle birlikte tarlada çalışarak üniversite sınavlarına hazırlık kitapları alacak olan bu çocukların hesabını nasıl verecek

FESTİVAL ve EĞLENCE BAĞIMLISI yöneticiler:

Festivaller gözü doyurur, mideyi değil, 
Festivaller uyutur, sorunları unutturur, 
Festivaller coşturuyor, karnı aç bırakır, 
Festivaller duygulara hitap eder, düşünceyi öldürür, sorgulatmaz,
Festivaller dışı süs, içi pis olabilir,
Festivaller lazım, ama elzem değil,
Festivaller bir grup azınlığı eğlendirebilmek için yapılan ritüellerdir.

A.Maslow'un ihtiyaçlar piramidine göre önce birincil güdüler olan fizyolojik ve güvenlik ihtiyaçları giderilmeli insanların. Eğlence tamamen bireysel bir ihtiyaçtır. Eğlencenin şeklide kişiden kişiye değişir. Eğlenecek olanlar da kendi parasıyla yapsınlar bu işi. Ne de olsa istedikleri gibi eğlenebilecekleri mekanlar çok bu ülkede. 

Devletin ya da belediyelerin öncelikli ve asli görevi vatandaşların zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak olmalıdır. Tali ihtiyaçlar karşılansada olur karşılanmasa da. Eğlenmeyelim demiyorum. Karnımız toksa, sırtımız pekse, insanlar asgari bütün ihtiyaçlarını insani düzeyde karşılayabildiyse, evet eğlenelim. Çalsın sazlar, vursun davullar, oynasın gençler, izlesin ihtiyarlar, hep birlikte gülelim eğlenelim. Toplumsal mutluluğu yakalamadan, bireysel mutluluklarla toplumsal huzur ve barış sağlanamaz. 

Yönetici olmak zor bir iştir. Yöneticiler sessiz çoğunluğun beklentilerini dikkate almalılar. Çünkü, yarın mahşer gününde ilahi mahkeme olan Mahkemeyi Kübra'da bireysel hesaplarınızı vermek kolay olabilir. 

Fakat yöneticilik sınavından geçmek pekte kolay olmayabilir. Kamu malını nereye, niçin, ne zaman, ne kadar harcadığınızın hesabı sorulur bir bir. Hemde hiçbir gücün bantlayamadığı, delilleri karartamadığı, megapiksel sınırı olmayan kameralar tarafından kaydedilen görüntülerle.