Coğrafya öğretmeni Deniz Özgür’ün yaptığı tespitlere göre, gölü kurtarmak için gölden su çıkışını sağlayan düdenlerin kapatılması, gölün doğal kimyasını değiştirebilir. Özgür, “Bu uygulamalar tatlı suyun yerini tuzlu veya sodalı suya bırakmasına neden olabilir. Ayrıca gölden kilometrelerce uzakta ekosistemlere zarar verebilir” dedi.

Bu uyarılar, harita üzerinden yapılan analizlerle de destekleniyor. Yükselti, gölgelendirme, sular, akarsular ve baraj katmanlarının incelendiği çalışma, Eğirdir ve Hoyran göllerine ulaşan suların büyük kısmının barajlarla tutulduğunu ortaya koydu. Barla Dağı’ndan inen akarsuların çoğu ile doğudaki derelerin büyük bölümü barajlarla kesilmiş durumda.

Harita çalışmasında ayrıca şu adımlar kaydedildi:

Yükselti katmanı ile çevredeki dağların ve vadilerin göl ile ilişkisi netleşti.
Gölgelendirme katmanı arazi yapısını belirginleştirdi.
Sular katmanı Eğirdir ve Hoyran göllerini ortaya çıkardı.
Akarsular katmanı gölü besleyen dereleri gösterdi.
Su bölümü çizgileri su havzalarının sınırlarını ortaya koydu.
Baraj katmanı ise göle ulaşması gereken suların çoğunun tutulduğunu gösterdi.

Uzmanlar ve harita çalışması sonuçları, Eğirdir Gölü’nün korunması için çevresindeki baraj ve akarsu sistemlerinin bütüncül şekilde ele alınması gerektiğini ortaya koydu. Eğirdir Gölü’nün geleceği, doğru su yönetimi ve ekosistem dengesiyle şekillenecek.