Isparta’nın Kayıp Dokuma Mirası
ABD’li antropolog ve sanatçı Anthony Norman Landreau’nun 1974 yılında Akkale ve Kümbeti Kabus kentlerinde çektiği fotoğrafları değerlendiren Yavuz, bu karelerdeki dokuma tezgâhları, açık halı pazarları, yün eğiren kadınlar ve çadır yaşamının, 1980’li yıllara kadar Anadolu’nun birçok bölgesinde de benzer şekilde görüldüğünü hatırlatıyor.
Isparta ve Teke Yöresi Ön Planda
Yusuf Yavuz, Isparta’nın da içinde bulunduğu Teke Yöresi’nin Türkmen kültürünün en güçlü damarlarından biri olduğuna dikkat çekiyor. Yörüklerin üretim biçimi, dokuma geleneği, keçecilik ve hayvancılıkla şekillenen yaşam tarzının Anadolu ile Orta Asya arasında kurduğu bağı vurgulayan Yavuz, “Bu coğrafyada kültür, medeniyetten önce vardı ve medeniyet sarsılsa bile gündelik yaşamı ayakta tutan asıl güç yine kültürün kendisi olmaya devam edecek.” ifadelerini kullandı.
Yavuz’un değerlendirmesine göre, Türkiye’de de İran’da da tek tip hayata yönelen rejim politikaları, geleneksel üretim kültürünü zayıflattı. Açık halı pazarlarından Yörük çadırlarına uzanan üretim zinciri, yerini küresel pazarın ucuz ve plastik ürünlerine bıraktı.
Türkmen Kültürü Yok Olmaya Karşı Direniyor
İran’daki Türkmen Sahrası’nda yaşayan toplulukların üretim kültürü hâlâ direnmeye çalışıyor. Ahal Teke atları, keçecilik, halı dokumacılığı ve çadır kültürü, hem İran Türkmenlerinde hem de Anadolu Yörüklerinde ortak bir miras olarak öne çıkıyor.