Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

Havva Saraç Yazdı: Teşhirci ve Yaşlı

Isparta (Web Sitesi) - Web Sitesi | 31.08.2025 - 14:57, Güncelleme: 31.08.2025 - 14:57
 

Havva Saraç Yazdı: Teşhirci ve Yaşlı

Havva Saraç Yazdı...

Konya Meram Devlet Hastanesinde bir doktor cropla gelen hastayı muayene etmeyi reddedip "Teşhircilik yapıyorsun, seni muayene etmem" deyince tüm oklar çıplak hastaya tepki gösteren hekim üzerine yöneldi. Seküler, laik gazeteciler kadar Müslümanları taşlamaktan siyonistlere çakmaya vakit bulamayan sözde hocalar da tartışmaya katıldı. Mustafa İslamoğlu'ndan Sait Çamlıca'ya pek çok seküler, modernist İslamcı yazar ya da youtuberlar doktorun faşistçe bir tepki gösterdiğini dile getirdi. Aylar önce üniversite giriş sınavına iç çamaşırlarıyla girmek isteyip küpesini çıkaramadığı için içeri alınmayan genç kızı hatırlayın. O kızın kıyafetini de özgürlük, modernlik, çağdaşlık, hak, hukuk, medeniyet diye savunan çok insan olmuştu. Peki o kız gibi gece uyuduğu kıyafetle sabah direkt sınava koşan ve orada etine, selülitine, doymuş ve doymamış yağlarına gözü kayıp sınav sorularına odaklanamayan gençlerin hak ve özgürlükleri ihlal edilmiş olmuyor mu? "Bakmasın kardeşim" demek yeterli midir? Sınavda çözdüğün soruları nasıl gizliyorsan bedenini de gizlemek zorunda değil misin? Cevap anahtarını duvara asıp yahut yere atıp kimse bakmasın demek ne kadar saçmaysa mini şort, içi görünen çamaşırlar giyip çarşıda dolaşmak o kadar abes. (Allah'u Teâlâ erkeklere de gözlerini haramdan sakındırmasını emrediyor, o ayrı mesele). Onların giyip sokağa çıkmaya utanmadığı çamaşırları bir önceki nesil balkona bile asamaz, evin en ücra köşesinde kuruturdu.  Çıplaklığı normalleştirme çabası ve tepki gösterenleri Hitlerle bir tutmak... Ayetler açıkça örtünmeyi emrederken ve Kuran'da yazan emirleri de annelerini babalarını tanıdıkları gibi bilmelerine rağmen karşı mahalleyi can hıraş savunmak, kendi insanını yobaz, faşist, at gözlüklü olarak lanse ederek çağdaş kitleden bol puan ve aferin alma gayreti fazla zavallıca değil mi? Artık toplumda çokça yaygınlaşan bir durum var. İyiliği emretme, köyülükten sakındırma hayat tarzına müdahele olarak görülüp unutulmuş vaziyette. Buna ilave olarak çıplaklığı, sapkınlığı, içkiyi, baloyu, kadınlı erkekli dansları, LGBT'yi ayıplamak da yasak. "Sakın kınama, kınadığınla sınanırsın." denilip apar topar susturuluyorsun. Günaha günah, yasağa yasak demezsek, kerih olanlara yüzümüzü bile buruşturamazsak çocuklarımız o fiillerin olağan şeyler olduğunu zannetmezler mi? "Hep kendi dünyalarında, kendi gibi insanlarla görüşüp diğerlerini cehennemlik zanneden sözde cennetlikler" diyor İslamoğlu. Yok o dediğiniz türden Kızılcık Şerbetivari birliktelikler, kaynaşmalar, buluşmalar aslında çok fazla oldu bu toplumda. Her defasında muhafazakarlar taviz verdi. Değişen dönüşen hep dindarlar oldu. Kendi insanını aşağılayan, geçmişine tiksinerek bakan acayip hocalar türedi günün sonunda. Laik, seküler kesim ne eğlencesinden, ne içkisinden, ne kıyafetinden ne de özel günlerinden zerre kadar ödün vermedi. Dindar gençlerin tıpkı leylek gibi bir gün ayaklarını, öbür gün gagasını kırpıp kuşa çevirip karşısına geçip eserlerinin seyrine baktılar.  Ve çok tepki görmesi gerekirken oldukça normal karşılanan başka bir olay... 68 yaşında gözü toprağa bakan ismi lazım değil eski bir ünlü 26'lık genç kızla önce sevgili olup sonra evleniyor. Bunların tamamen maddiyat, çıkar kokan suni birliktelikleri "Çocuk gelinler bu topraklarda bitsin artık" diyenlerin hiç tepkisini çekmiyor. "Bu kızın hayatını kurtarın, o kızlar yaşlı erkeklerle başlık parası için evlenmemeli" diyen feministler yer yarılmış içine düşmüş, konuşmuyorlar hiç. Doğuda yaşanınca filmlere, dizilere konu olacak kadar dramatik bulunan olay Batı'da modernize edilerek yaşanınca son derece insani mi oldu? Şu durumda her rezalet zengin ya da ünlüysen meşruymuş gibi anlaşılmıyor mu? Bu sonradan çapçağdaş olan, Yaşar Nuri gibi gel git dindarlara çatan sözüm ona hocalar neden iki kelime edip "Bu tür evlilikler kabul edilemez." demiyorlar. İllaki bunu yapan göbeğine kadar sakallı, takunyalı bir hacı, hoca olursa mı haber değeri taşıyacak? Siyonizm en kirli, en vahşi yüzüyle Müslümanların tepesine bombalar yağdırırken bile uyanamayıp küfrü, zulmü benimseyen, zalimi dost zanneden çocuklarımız var. Avrupa'daki gençler Gazzelilerin olağanüstü direnişini takdir edip onların dinlerini, İslamiyeti araştırıp öğrenirken bizim gençler hangi lüks mekanda, hangi kutlama partisini yaparsam, ne giyersem, hangi marka arabaya binersem, nerelerime estetik yaptırırırsam etrafta daha çok kabul görürüm, konuşulurum, like alırımın derdine düşmüş. Güneş Batı'dan doğarken bizim yeni nesle kokuşmuş Batı medeniyetinin zifiri karanlığını sahiplenmek düştü. Allah sonumuzu hayr eylesin...
Havva Saraç Yazdı...

Konya Meram Devlet Hastanesinde bir doktor cropla gelen hastayı muayene etmeyi reddedip "Teşhircilik yapıyorsun, seni muayene etmem" deyince tüm oklar çıplak hastaya tepki gösteren hekim üzerine yöneldi. Seküler, laik gazeteciler kadar Müslümanları taşlamaktan siyonistlere çakmaya vakit bulamayan sözde hocalar da tartışmaya katıldı. Mustafa İslamoğlu'ndan Sait Çamlıca'ya pek çok seküler, modernist İslamcı yazar ya da youtuberlar doktorun faşistçe bir tepki gösterdiğini dile getirdi.

Aylar önce üniversite giriş sınavına iç çamaşırlarıyla girmek isteyip küpesini çıkaramadığı için içeri alınmayan genç kızı hatırlayın. O kızın kıyafetini de özgürlük, modernlik, çağdaşlık, hak, hukuk, medeniyet diye savunan çok insan olmuştu. Peki o kız gibi gece uyuduğu kıyafetle sabah direkt sınava koşan ve orada etine, selülitine, doymuş ve doymamış yağlarına gözü kayıp sınav sorularına odaklanamayan gençlerin hak ve özgürlükleri ihlal edilmiş olmuyor mu? "Bakmasın kardeşim" demek yeterli midir? Sınavda çözdüğün soruları nasıl gizliyorsan bedenini de gizlemek zorunda değil misin? Cevap anahtarını duvara asıp yahut yere atıp kimse bakmasın demek ne kadar saçmaysa mini şort, içi görünen çamaşırlar giyip çarşıda dolaşmak o kadar abes. (Allah'u Teâlâ erkeklere de gözlerini haramdan sakındırmasını emrediyor, o ayrı mesele). Onların giyip sokağa çıkmaya utanmadığı çamaşırları bir önceki nesil balkona bile asamaz, evin en ücra köşesinde kuruturdu. 

Çıplaklığı normalleştirme çabası ve tepki gösterenleri Hitlerle bir tutmak... Ayetler açıkça örtünmeyi emrederken ve Kuran'da yazan emirleri de annelerini babalarını tanıdıkları gibi bilmelerine rağmen karşı mahalleyi can hıraş savunmak, kendi insanını yobaz, faşist, at gözlüklü olarak lanse ederek çağdaş kitleden bol puan ve aferin alma gayreti fazla zavallıca değil mi?

Artık toplumda çokça yaygınlaşan bir durum var. İyiliği emretme, köyülükten sakındırma hayat tarzına müdahele olarak görülüp unutulmuş vaziyette. Buna ilave olarak çıplaklığı, sapkınlığı, içkiyi, baloyu, kadınlı erkekli dansları, LGBT'yi ayıplamak da yasak. "Sakın kınama, kınadığınla sınanırsın." denilip apar topar susturuluyorsun. Günaha günah, yasağa yasak demezsek, kerih olanlara yüzümüzü bile buruşturamazsak çocuklarımız o fiillerin olağan şeyler olduğunu zannetmezler mi? "Hep kendi dünyalarında, kendi gibi insanlarla görüşüp diğerlerini cehennemlik zanneden sözde cennetlikler" diyor İslamoğlu. Yok o dediğiniz türden Kızılcık Şerbetivari birliktelikler, kaynaşmalar, buluşmalar aslında çok fazla oldu bu toplumda. Her defasında muhafazakarlar taviz verdi. Değişen dönüşen hep dindarlar oldu. Kendi insanını aşağılayan, geçmişine tiksinerek bakan acayip hocalar türedi günün sonunda.

Laik, seküler kesim ne eğlencesinden, ne içkisinden, ne kıyafetinden ne de özel günlerinden zerre kadar ödün vermedi. Dindar gençlerin tıpkı leylek gibi bir gün ayaklarını, öbür gün gagasını kırpıp kuşa çevirip karşısına geçip eserlerinin seyrine baktılar. 

Ve çok tepki görmesi gerekirken oldukça normal karşılanan başka bir olay... 68 yaşında gözü toprağa bakan ismi lazım değil eski bir ünlü 26'lık genç kızla önce sevgili olup sonra evleniyor. Bunların tamamen maddiyat, çıkar kokan suni birliktelikleri "Çocuk gelinler bu topraklarda bitsin artık" diyenlerin hiç tepkisini çekmiyor. "Bu kızın hayatını kurtarın, o kızlar yaşlı erkeklerle başlık parası için evlenmemeli" diyen feministler yer yarılmış içine düşmüş, konuşmuyorlar hiç. Doğuda yaşanınca filmlere, dizilere konu olacak kadar dramatik bulunan olay Batı'da modernize edilerek yaşanınca son derece insani mi oldu? Şu durumda her rezalet zengin ya da ünlüysen meşruymuş gibi anlaşılmıyor mu? Bu sonradan çapçağdaş olan, Yaşar Nuri gibi gel git dindarlara çatan sözüm ona hocalar neden iki kelime edip "Bu tür evlilikler kabul edilemez." demiyorlar. İllaki bunu yapan göbeğine kadar sakallı, takunyalı bir hacı, hoca olursa mı haber değeri taşıyacak?

Siyonizm en kirli, en vahşi yüzüyle Müslümanların tepesine bombalar yağdırırken bile uyanamayıp küfrü, zulmü benimseyen, zalimi dost zanneden çocuklarımız var. Avrupa'daki gençler Gazzelilerin olağanüstü direnişini takdir edip onların dinlerini, İslamiyeti araştırıp öğrenirken bizim gençler hangi lüks mekanda, hangi kutlama partisini yaparsam, ne giyersem, hangi marka arabaya binersem, nerelerime estetik yaptırırırsam etrafta daha çok kabul görürüm, konuşulurum, like alırımın derdine düşmüş. Güneş Batı'dan doğarken bizim yeni nesle kokuşmuş Batı medeniyetinin zifiri karanlığını sahiplenmek düştü. Allah sonumuzu hayr eylesin...

Habere ifade bırak !
Haberle İlişkili Makale
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.