Sitenin solunda giydirme reklamı denemesidir
Sitenin sağında bir giydirme reklam

Tarihçi Bekir Manav: “Kutlu Bey Adaletli ve Dürüst Bir Yöneticiydi”

Isparta (Web Sitesi) - Web Sitesi | 02.09.2025 - 10:04, Güncelleme: 02.09.2025 - 10:04
 

Tarihçi Bekir Manav: “Kutlu Bey Adaletli ve Dürüst Bir Yöneticiydi”

Isparta’nın Osmanlı dönemindeki ilk mülki amiri olarak bilinen Kutlu Bey, hem askeri başarıları hem de şehre kazandırdığı eserlerle hatırlanıyor.

Tarihçi-Yazar Bekir Manav, Osmanlı kaynaklarından Neşri Tarihi’ne atıf yaparak, 1386’daki Frenk Yazısı Savaşı’nda Kutlu Bey’in “Eğridir Subaşısı” olarak tanıtıldığını belirtiyor. O dönem Eğirdir’in Isparta’dan daha büyük ve stratejik bir şehir olduğuna dikkat çeken Manav, Sultan Murad’ın Kutlu Bey’i Anadolu topraklarını korumakla görevlendirdiğini ifade ediyor. Kosova Öncesi Güvenlikten Sorumlu Beş Komutandan Biri Bekir Manav, “Kutlu Bey, Sultan Murad’ın Kosova Savaşı’na giderken Anadolu’da toprakları emanet ettiği beş büyük komutandan biriydi. Özellikle Karamanoğulları’na karşı mücadelede tecrübeli bir isimdi” dedi. Ulu Cami Tartışması 1429 tarihli vakıf belgelerine göre Kutlu Bey, Isparta’da Osmanlı’nın ilk yöneticisi olarak görev yaptı. Manav, şehrin simgelerinden Ulu Cami’nin de ya Kutlu Bey tarafından yaptırıldığını ya da onarıldığını ifade ediyor. “Camiler şehrin merkezinde ve en büyük olanına Ulu Cami denir. Isparta’da da cami, dönem dönem Ulu Cami, Cami-i Kebir ve Kutlu Bey Camii olarak adlandırılmıştır” diye ekledi. Isparta’nın En Eski Camisi Hangisi? Manav’a göre Isparta’nın en eski camisinin, Keçeci Mahallesi’ndeki Hızırbey Camii olma ihtimali oldukça güçlü. “Şehir büyüdükçe Kutlu Bey’in yaptırdığı veya onarttığı Ulu Cami merkez cami haline gelmiş ve adını ondan almıştır” ifadelerini kullandı. Allah Ondan Razı Olsun Tarihçi-yazar Bekir Manav, Kutlu Bey’in dürüst, adaletli ve devlet malına el uzatmayan bir yönetici olduğuna vurgu yaparak şu sözlerle noktaladı: “600 yıl sonra bile, bir yöneticinin ardından ‘Allah ondan razı olsun’ diyebilmek çok kıymetli. Kutlu Bey’in adı bugün bir mahallede yaşıyor, kabri ise Ulu Cami girişinde bulunuyor. O, Sultan Murad’ın en güvendiği komutanlardan biriydi.” BEKİR MANAV'IN YAZISI:  Kutlu Bey, Isparta’nın Osmanlı döneminde ilk mülki âmiridir. 1.Murad zamanında ilk kez tarih sahnesinde görünen Kutlubey Osmanlı kroniklerinlerinden Neşri tarihinin, 1386 yılında gerçekleşen Şehzade Bayazid’in Yıldırım ünvanını aldığı Frenk Yazısı Savaşı’nda “Kutlu Beğ-kim Eğridir subaşısı idi,” diye anlattığı komutandır. Eğirdir subaşısı yâni vâlisi olarak tanıtır. Eğirdir o dönem itibariyle Isparta’dan daha büyük, daha stratejik, daha güçlü, daha kalabalık, daha etkin, başkentlik yapmış bir şehirdir. Kutlu Bey Sultan Murad’ın Kosova Savaşı’na giderken Anadolu’da toprakların korunmasında görevlendirdiği beş büyük komutandan biridir. Günümüz itibariyle kolordu komutanı (korgeneral) seviyesinde düşünebilirsiniz. Peki Anadolu’da Kutlu Bey toprakları kime karşı koruyacaktı? Elbette Karamanoğulları’na karşı koruyacaktı. Frenk Yazısı Savaşı’nda ve Kosova Savaşı’nda toprakların korunmasında anladığımız üzere Kutlu Bey Karamanoğulları’nı iyi tanıyor ve onlarla mücadele eden bir komutan. Bu özelliklerinden ve yeteneklerinden olsa gerek Sultan Murad Kutlu Bey’i Eğirdir ve sonra Isparta’da olmak üzere bölge vâlisi olarak görevlendirmiş. Kutlu Bey 1429 tarihli vakıf belgelerine göre Isparta’da ilk Osmanlı yöneticisi olarak görev yapmış ve Ulu Cami’nin yapımında katkısı vardır. Isparta’daki Ulu Cami’nin 1299 yılında yapıldığı iddia edilse de bu bilgiyi metod olarak doğrulayan bir kaynak yoktur. Böcüzâde Süleyman Sami Efendiye göre Ulu Cami Selçuklular döneminde yapılmış ama ondan önce de orada Romalıların kilisesi olduğu rivâyetini aktarmaktadır. Süleyman Sami daha 150 sene öncesinde bu bilgileri de rivâyet olarak anlattığı için döneme uzaklığını da düşünürsek bizlere söylentileri aktarmaktadır. Diyelim ki Ulu Cami 1299 yılında yapıldı, camiler şehirlerin merkezlerinde ve en büyük cami ise o camiye Ulu Cami, Cami-i Kebir yani büyük cami olarak adlandırılırlar. Isparta’da da dönem dönem Ulu Cami, Cami-i Kebir, Isparta Camisi gibi adlandırılmıştır. Kutlu Bey döneminden sonra Kutlu Bey Camii olarak adlandırıldığını görüyoruz. Ancak Kutlu Bey Camii olarak ne zamandan beri adlandırıldığının tespiti yapılmadı. Bunun önemi şu ki, bir yönetici, hayırsever cami inşâ ettirdiyse cami onun adıyla anılır. Yani Ulu Cami’yi Kutlu Bey yaptırdıysa o cami Kutlu Bey Camisi’dir. Ancak yukarıdaki bilgileri esas kabul edersek camiyi Kutlu Bey yaptırmadı sadece 1429 yılında onarttı. O zaman Kutlu Bey merkezdeki büyük camiyi onartarak kendi adını camiye verdirmiş ve caminin adını kendi adıyla anılmasını istemiş bir nevi camiyi yaptırmadığı halde ismine çökmüş olmuyor mu? Ya da bu cami tamamen sıfırdan Kutlu Bey tarafından 1429 yılında yapılmış olamaz mı? Isparta’nın bundan önceki Ulu Cami’si 1320 lerden sonra Hızırbey’in yaptırdığı bugünkü Keçeci Mahallesi’ndeki Hızırbey Cami’si olamaz mı? (Günümüzdeki yeni tadilatlı hâlidir.) Isparta 1204 yılında Türklerin eline geçti, kalesi alındı. Isparta günümüzdeki çay boyuna kuruldu. İlk mahallelerimiz bugünkü Dere, Keçeci, Emre Gülcü iken ilk cami nerede olmalı? Bugünkü Ulu Cami çay boyunun yanında mı? Tabiki değil ve mesafelidir. Yâni demem o ki Isparta’nın en eski camisi adından yapıldığı dönemi belli olan Keçeci Mahallesi’ndeki Dere Mahallesine çıkarken sağ da yer alan Hızırbey Cami’sidir. Şehrin yavaş yavaş büyümesiyle bugünkü Ulu Cami Kutlu Bey tarafından yapılmış veya onartılmış daha büyük olduğu için Cami-i Kebir olmuştur. Bu arada belirtmekte fayda var Kutlu Bey ve diğer yöneticiler camiyi kendi helal dairesinden cebinden yaptırır. Yoksa devlet parasıyla cami yaptırıp kendi adını vererek kul hakkına giren, gösteriş perestten ne farkı olur. Sultan Murad’ın en güvendiği komutanlarından olan, Isparta’nın imaretinin bozulmaması ve güvenliğinin sağlanması amacıyla görevlendirilen 600 yıl önceki ilk yöneticisi Kutlu Bey’den Allah râzı olsun. Onun adını bir mahallemize veren, böylelikle bir tarihi değeri koruyan yöneticilerden de Allah bin kere râzı olsun. 600 sene sonra onu kimse anmasa da bir fatiha okuyalım. Bir yönetici veya o sınıfta olan memurun arkasından 600 sene geçmesine rağmen, fâni âlemde “Allah râzı olsun ondan” diye dua edilmesi ne kadar güzel bir şey değil mi? Allah Kutlu Bey’den râzı olsun, adam kayırmadı, torpil yapmadı, eşine dostuna iltimas göstermedi, saltanat sahibi devletin mülkünün sahibinden başka kimseden emir almadı, makamının esiri olmadı, birilerinin kuklası olmadı, ihaleye fesat karıştırmadı, maşa olmadı. Kabri adıyla anılan Ulu Cami’nin girişindedir. Allah Kutlu Bey’den râzı olsun.
Isparta’nın Osmanlı dönemindeki ilk mülki amiri olarak bilinen Kutlu Bey, hem askeri başarıları hem de şehre kazandırdığı eserlerle hatırlanıyor.

Tarihçi-Yazar Bekir Manav, Osmanlı kaynaklarından Neşri Tarihi’ne atıf yaparak, 1386’daki Frenk Yazısı Savaşı’nda Kutlu Bey’in “Eğridir Subaşısı” olarak tanıtıldığını belirtiyor. O dönem Eğirdir’in Isparta’dan daha büyük ve stratejik bir şehir olduğuna dikkat çeken Manav, Sultan Murad’ın Kutlu Bey’i Anadolu topraklarını korumakla görevlendirdiğini ifade ediyor.

Kosova Öncesi Güvenlikten Sorumlu Beş Komutandan Biri

Bekir Manav, “Kutlu Bey, Sultan Murad’ın Kosova Savaşı’na giderken Anadolu’da toprakları emanet ettiği beş büyük komutandan biriydi. Özellikle Karamanoğulları’na karşı mücadelede tecrübeli bir isimdi” dedi.

Ulu Cami Tartışması

1429 tarihli vakıf belgelerine göre Kutlu Bey, Isparta’da Osmanlı’nın ilk yöneticisi olarak görev yaptı. Manav, şehrin simgelerinden Ulu Cami’nin de ya Kutlu Bey tarafından yaptırıldığını ya da onarıldığını ifade ediyor.

“Camiler şehrin merkezinde ve en büyük olanına Ulu Cami denir. Isparta’da da cami, dönem dönem Ulu Cami, Cami-i Kebir ve Kutlu Bey Camii olarak adlandırılmıştır” diye ekledi.

Isparta’nın En Eski Camisi Hangisi?

Manav’a göre Isparta’nın en eski camisinin, Keçeci Mahallesi’ndeki Hızırbey Camii olma ihtimali oldukça güçlü. “Şehir büyüdükçe Kutlu Bey’in yaptırdığı veya onarttığı Ulu Cami merkez cami haline gelmiş ve adını ondan almıştır” ifadelerini kullandı.

Allah Ondan Razı Olsun

Tarihçi-yazar Bekir Manav, Kutlu Bey’in dürüst, adaletli ve devlet malına el uzatmayan bir yönetici olduğuna vurgu yaparak şu sözlerle noktaladı: “600 yıl sonra bile, bir yöneticinin ardından ‘Allah ondan razı olsun’ diyebilmek çok kıymetli. Kutlu Bey’in adı bugün bir mahallede yaşıyor, kabri ise Ulu Cami girişinde bulunuyor. O, Sultan Murad’ın en güvendiği komutanlardan biriydi.”

BEKİR MANAV'IN YAZISI:

 Kutlu Bey, Isparta’nın Osmanlı döneminde ilk mülki âmiridir.

1.Murad zamanında ilk kez tarih sahnesinde görünen Kutlubey Osmanlı kroniklerinlerinden Neşri tarihinin, 1386 yılında gerçekleşen Şehzade Bayazid’in Yıldırım ünvanını aldığı Frenk Yazısı Savaşı’nda
“Kutlu Beğ-kim Eğridir subaşısı idi,” diye anlattığı komutandır. Eğirdir subaşısı yâni vâlisi olarak tanıtır.

Eğirdir o dönem itibariyle Isparta’dan daha büyük, daha stratejik, daha güçlü, daha kalabalık, daha etkin, başkentlik yapmış bir şehirdir.
Kutlu Bey Sultan Murad’ın Kosova Savaşı’na giderken Anadolu’da toprakların korunmasında görevlendirdiği beş büyük komutandan biridir.

Günümüz itibariyle kolordu komutanı (korgeneral) seviyesinde düşünebilirsiniz. Peki Anadolu’da Kutlu Bey toprakları kime karşı koruyacaktı?

Elbette Karamanoğulları’na karşı koruyacaktı. Frenk Yazısı Savaşı’nda ve Kosova Savaşı’nda toprakların korunmasında anladığımız üzere Kutlu Bey Karamanoğulları’nı iyi tanıyor ve onlarla mücadele eden bir komutan. Bu özelliklerinden ve yeteneklerinden olsa gerek Sultan Murad Kutlu Bey’i Eğirdir ve sonra Isparta’da olmak üzere bölge vâlisi olarak görevlendirmiş.

Kutlu Bey 1429 tarihli vakıf belgelerine göre Isparta’da ilk Osmanlı yöneticisi olarak görev yapmış ve Ulu Cami’nin yapımında katkısı vardır. Isparta’daki Ulu Cami’nin 1299 yılında yapıldığı iddia edilse de bu bilgiyi metod olarak doğrulayan bir kaynak yoktur.

Böcüzâde Süleyman Sami Efendiye göre Ulu Cami Selçuklular döneminde yapılmış ama ondan önce de orada Romalıların kilisesi olduğu rivâyetini aktarmaktadır. Süleyman Sami daha 150 sene öncesinde bu bilgileri de rivâyet olarak anlattığı için döneme uzaklığını da düşünürsek bizlere söylentileri aktarmaktadır.

Diyelim ki Ulu Cami 1299 yılında yapıldı, camiler şehirlerin merkezlerinde ve en büyük cami ise o camiye Ulu Cami, Cami-i Kebir yani büyük cami olarak adlandırılırlar. Isparta’da da dönem dönem Ulu Cami, Cami-i Kebir, Isparta Camisi gibi adlandırılmıştır. Kutlu Bey döneminden sonra Kutlu Bey Camii olarak adlandırıldığını görüyoruz. Ancak Kutlu Bey Camii olarak ne zamandan beri adlandırıldığının tespiti yapılmadı.

Bunun önemi şu ki, bir yönetici, hayırsever cami inşâ ettirdiyse cami onun adıyla anılır. Yani Ulu Cami’yi Kutlu Bey yaptırdıysa o cami Kutlu Bey Camisi’dir. Ancak yukarıdaki bilgileri esas kabul edersek camiyi Kutlu Bey yaptırmadı sadece 1429 yılında onarttı. O zaman Kutlu Bey merkezdeki büyük camiyi onartarak kendi adını camiye verdirmiş ve caminin adını kendi adıyla anılmasını istemiş bir nevi camiyi yaptırmadığı halde ismine çökmüş olmuyor mu?

Ya da bu cami tamamen sıfırdan Kutlu Bey tarafından 1429 yılında yapılmış olamaz mı?

Isparta’nın bundan önceki Ulu Cami’si 1320 lerden sonra Hızırbey’in yaptırdığı bugünkü Keçeci Mahallesi’ndeki Hızırbey Cami’si olamaz mı? (Günümüzdeki yeni tadilatlı hâlidir.)

Isparta 1204 yılında Türklerin eline geçti, kalesi alındı. Isparta günümüzdeki çay boyuna kuruldu. İlk mahallelerimiz bugünkü Dere, Keçeci, Emre Gülcü iken ilk cami nerede olmalı?
Bugünkü Ulu Cami çay boyunun yanında mı? Tabiki değil ve mesafelidir.

Yâni demem o ki Isparta’nın en eski camisi adından yapıldığı dönemi belli olan Keçeci Mahallesi’ndeki Dere Mahallesine çıkarken sağ da yer alan Hızırbey Cami’sidir.

Şehrin yavaş yavaş büyümesiyle bugünkü Ulu Cami Kutlu Bey tarafından yapılmış veya onartılmış daha büyük olduğu için Cami-i Kebir olmuştur.

Bu arada belirtmekte fayda var Kutlu Bey ve diğer yöneticiler camiyi kendi helal dairesinden cebinden yaptırır. Yoksa devlet parasıyla cami yaptırıp kendi adını vererek kul hakkına giren, gösteriş perestten ne farkı olur.

Sultan Murad’ın en güvendiği komutanlarından olan, Isparta’nın imaretinin bozulmaması ve güvenliğinin sağlanması amacıyla görevlendirilen 600 yıl önceki ilk yöneticisi Kutlu Bey’den Allah râzı olsun. Onun adını bir mahallemize veren, böylelikle bir tarihi değeri koruyan yöneticilerden de Allah bin kere râzı olsun.

600 sene sonra onu kimse anmasa da bir fatiha okuyalım.
Bir yönetici veya o sınıfta olan memurun arkasından 600 sene geçmesine rağmen, fâni âlemde “Allah râzı olsun ondan” diye dua edilmesi ne kadar güzel bir şey değil mi?

Allah Kutlu Bey’den râzı olsun, adam kayırmadı, torpil yapmadı, eşine dostuna iltimas göstermedi, saltanat sahibi devletin mülkünün sahibinden başka kimseden emir almadı, makamının esiri olmadı, birilerinin kuklası olmadı, ihaleye fesat karıştırmadı, maşa olmadı.

Kabri adıyla anılan Ulu Cami’nin girişindedir.
Allah Kutlu Bey’den râzı olsun.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve davrazhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.