Yahudiler Parayı Nasıl Yönetir, Türkler Nasıl Harcar? İşte Ticaretin 16 Altın Kuralı
Yahudiler Parayı Nasıl Yönetir, Türkler Nasıl Harcar? İşte Ticaretin 16 Altın Kuralı
Ekonomik davranışlar, ticari alışkanlıklar ve aile yapılarının toplumların zenginlik üretme biçimlerini nasıl etkilediği tartışılmaya devam ediyor. Bu konuda dikkat çeken bir değerlendirme, araştırmacı yazar Emin Direkçi’den geldi.
Ekonomik davranışlar, ticari alışkanlıklar ve aile yapılarının toplumların zenginlik üretme biçimlerini nasıl etkilediği tartışılmaya devam ediyor. Bu konuda dikkat çeken bir değerlendirme, araştırmacı yazar Emin Direkçi’den geldi.
Direkçi, Yahudi ve Türk toplumlarının ticaret anlayışlarını karşılaştırdığı yazısında; sermaye yönetiminden aile yapısına, tasarruf kültüründen iş ahlakına kadar 16 başlık altında iki kültür arasındaki farklara dikkat çekti.
İşte Direkçi’nin öne çıkan tespitlerinden bazıları:
Sermaye Yönetimi:
Yahudiler, 10 liraları varsa 5 liralık iş yapar; geri kalanını yedekte tutar. Türkler ise çoğu zaman eldeki 10 lirayla 100 liralık işe girişir. Yedek sermaye anlayışı zayıftır.
Nesilden Nesile Bilgi Aktarımı:
Yahudi ailelerinde meslek kuşaktan kuşağa geçerken; Türkler çoğu zaman babasının yaptığı işi yapmayı küçümser.
Gösteriş ve Harcama Alışkanlıkları:
Yahudiler sade yaşamayı tercih ederken, Türklerde servet genellikle gösteriş için harcanır. Paraya sahip olmak kadar, o parayı "göstermek" de önem kazanır.
Eğitim ve Dil Bilgisi:
Yahudiler aile içi eğitimi esas alır, çocuklarına en az 3-4 dil öğretir. Türklerde ise bu tür bir yapı zayıftır; anadil hâkimiyeti dahi çoğu zaman yetersizdir.
Yatırım Alışkanlıkları:
Yahudiler nakde dönüştürülebilir varlıkları tercih ederken, Türkler parayı genellikle gayrimenkule yatırır.
Çocukların İş Hayatına Hazırlığı:
Yahudi çocuklar bağımsız alanlarda çalışarak gelişir. Türklerde ise çocuklar babalarının iş yerlerinde “prens/prenses” muamelesiyle yetişir.
Ticari Öncelikler:
Yahudiler komisyonculuğa ve sermayesiz kazanca önem verir. Türklerde bu yaklaşım genellikle değer görmez, sermaye koymadan yapılan işler küçümsenir.
Ortak Kazanç ve Dayanışma:
Yahudiler iş yaptıkları insanları kalkındırmayı hedeflerken, Türklerde çoğu zaman rekabet ve kıskançlık öne çıkar.
Yenilik ve Gözlem:
Yahudiler dünyayı gezerek yenilikleri takip ederken, Türkler değişime kapalıdır, vakit bulamaz.
Aile Yapısı ve Servet:
Yahudi aile yapısı, servetle birlikte sağlamlaşır. Türklerde ise servet çoğu zaman aile içi çatışmayı körükler.
Sözleşme Kültürü:
Yahudiler tüm anlaşmaları yazılı yaparken, Türklerde işler genellikle "söz" ile yürür.
Risk Değerlendirmesi:
Yahudiler öncelikle riskleri analiz eder. Türkler işe inandıktan sonra sadece olumlu yanlarına odaklanır.
Tasarruf:
Yahudiler tasarruf ve yedek akçeye önem verir. Türklerde 1980 sonrası bu alışkanlık ciddi şekilde zayıflamıştır.
Tecrübeden Ders Çıkarmak:
Yahudiler başkalarının d.eneyimlerinden faydalanır. Türkler deneme-yanılmayla öğrenir.
Toplumsal Dayanışma:
Yahudiler dayanışma kültürüne sahipken, Türklerde haset ve çekememezlik daha yaygındır.
Araştırmacı Yazar Emin Direkçi'nin yazısının tam metni:
Ticaret açısından Yahudilerle Türklerin farkları!
1) Yahudiler 10 liraları varsa en fazla 5 liralık iş yaparlar. 5 lirayı yedekte tutarlar. Türkler ise 10 liraları varsa 100 liralık hatta imkan bulurlarsa 1.000 liralık iş yapmaya kalkarlar. Yahudiler ticareti sermayenin gücüyle yapmaya çalışırlar. Yedek akçeleri hatta yedeğin yedeği akçeleri vardır. Türklerde ise tüm para ticarethane, şirket veya fabrikadadır. Yedek akçe sermayenin onda biri kadar bile yoktur.
2) Yahudiler büyüklerinin yaptığı işi yapmaya özen gösterirler. Yani bilgi birikimleri vardır. Kuşaktan kuşağa aktarılır. Biz de evlatlar özellikle babalarının yaptığı işi yapmamaya özen gösterir. Babasının yaptığı işi yapmayı “ayıp” kabul eder. Türkler ataerkil görünümlü anaerkil bir toplumdur. Türk ailelerinde ticaret bilgi birikimi oluşmaz. Oluşsa bile kuşaklardan kuşaklara aktarılmaz. Çoğu kişi servetini ömrünün sonuna kadar koruyamaz.
3) Yahudiler 10 liraları varsa 1 liralık hayat yaşarlar. Gösterişten genel olarak kaçınırlar. Dikkatleri üzerlerine çekmemek için uğraşırlar, mütevazidirler. Türkler ise parayı ve serveti gösteriş için kazanır. Harcar. 10 lirası varsa “100 lirası var” havası oluşturmayı sever. Gösterişi severler.
4) Yahudiler aile içi eğitime çok önem verirler. Yahudiler ayakta kalabilmek için her aileyi okul haline getirmişler. Yaşadıkları ülkenin dilini öğrenmişler. Bir Yahudi en az 3-4 dil bilir. Türkler eğitime önem vermezler. Anadillerine bile hakim değillerdir.
5) Yahudiler ticaretten kazandıkları parayı genelde nakitte ve nakde kolay dönüşecek varlıklarda tutarlar. Türkler ise parayı nakde en zor dönüşecek varlık grubu olan taşa toprağa yatırırlar.
6) Yahudiler çocukları öğrenciyken hafta sonları ve yaz tatillerinde çocuklarını çalıştırırlar. Kendi iş yerlerinde değil. Eksiklikleri ve yanlışlıkları tamamlasın diye... Türklerde ise çocuklar babalarının iş yerlerinde “prens” ya da “prenses” unvanıyla iş hayatına atılır.
7) Yahudilerin önceliği komisyonculuktur. Yani sermaye koymadan para kazanmaktır. Bir Yahudi oğluna ticareti öğretiyormuş. Tavsiyesi şu olmuş: Oğlum çok para kazanmak istiyorsan bir şeyler yap-sat. Üret-sat. Daha çok kazanmak istiyorsan al-sat. Daha daha çok kazanmak istiyorsan almadan sat. Önce sat. Sonra al. Türklerde ise komisyonculuk muteber bir iş değildir. Yapılacak işe sermaye bağlanır.
8) Yahudilerde iş yaptıkları insanları kalkındırmak esastır. İş yaptıkları insanlar ne kadar kalkınırsa kendilerinin de kazançları o oranda artacağına inanırlar. Türkler ise iş yaptıkları insanları düşman olarak görür. İş yaptıkları insanların kendileri için yaptığı işte zarar etmesinden keyif alır.
9) Yahudiler yılın belli bölümlerden dünyayı dolaşır. Yenilikleri görür. İnceler. Özellikle gelişmiş ülkelerdeki yeni ürünleri gelişmemiş ülkelere götürerek para kazanır. Yeniliklere açıktır. Türkler ise işlerinden başlarını kaşıyacak vakitleri yoktur. Değişime kapalıdır.
10) Dünyada seks endüstrisinde para harcayan 4 millet vardır. Bunlar sırasıyla; Araplar, Yahudiler, İtalyanlar ve Türklerdir. Yahudiler her ne kadar çapkınlık ve kaçamak yapsalar da aile birliğini ayakta tutmaya çalışırlar. Yattıkları fahişelerle evlenmeyi düşünmezler. Türkler ise parayı bulduktan sonra yaptıkları ilk iş ya boşanmak ya ikinci evlilik ya da metres ilişkisidir. Ailenin önemini genelde serveti kaybettikten sonra anlarlar.
11) Yahudilerde aile birliği ve dirliği esastır. Aile huzuru önemlidir. Aile içi çatışmalardan kaçınılır. Sorunlar yaşanmaz mı? Mutlaka yaşanır. Ama çözülmesi için aile üyeleri elinden geleni yapar. Türklerde ise servet oluşmaya başladıktan sonra aile içi gerginlikler artar.
12) Yahudiler tüm anlaşmaları yazılı olarak yaparlar. Sözleşmeye önem verirler. Sözleşme işin parçasıdır. Türklerde ise her şey güvene dayalıdır. Sözleşme istemek karşısındakine hakaret olarak kabul edilir. Durumun özeti 80 yaşın üstündeki bir avukata atfedilen şu sözü hatırlayın: “Yaklaşık 60 yıla yakın meslek hayatımda baktığım davaların yüzde 90’ından fazlası güvene ve güvene dayalı ilişkilerden kaynaklanıyordu”.
13) Yahudiler bir işi araştırırken olumlu ve olumsuz tüm yönlerini didik didik incelerler. Öncelikle olumsuz yönlerine dikkat kesilirler. Matematiksel düşünceden hiç ayrılmazlar. Kesin kazancı görmeden kolları sıvamazlar. Türkler ise bir işe inanmaları yeterlidir. İnandıktan sonra işin hep olumlu taraflarını düşünürler. Olumsuz taraflarını söyleyenleri sevmezler.
14) Yahudilerde tasarruf kültürü vardır. Günlük, aylık veya yıllık kazancın belirli bir kısmını “yedek akçe” olarak ayırırlar. Türkler geçmişte tasarrufa önem verirdi. Tencere pişirip kapağında yedi. 1980 sonrasında tasarruf kültürünü bir yana bıraktı. Şimdilerde borçla yaşıyorlar.
15) Yahudiler girecekleri işlerde başkalarının deneyimlerine önem verirler. Başkalarının deneyimlerini önemserler. Kendilerine ders çıkartırlar. Türkler ise deneme yanılma yöntemiyle öğrenirler. Bir şeyi damdan düşmeden öğrenmeyi bilmezler.
16) Yahudilerde dayanışma kültürü vardır, birbirleriyle dayanışma içindedirler. Ticarette birlik ve beraberlik içinde hareket ederler. Türklerde ise dayanışma yerine savaş vardır. Birbirlerinin kuyusunu kazmaya meraklıdırlar. Hasetle hareket ederler. Başarana çamur atarlar. Başaranın tepesi üstü çakılması için elinden geleni yaparlar.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.